Ayrılıkçeşme Ziyaettin Efendi Köşkü
İstanbul Köşklerinden Ebat Olarak En Büyüklerinden Birisi!
Ayrılıkçeşme Ziyaettin Efendi Köşkü
İstanbul Boğazı’nın Anadolu yakasında Kadıköy Ayrılık Çeşme mahallesinde Çeşmenin karşısında Sultan V.Mehmet Reşat’ın oğlu Şehzade Ziyaettin Efendi tarafından inşa edilmiştir. İstanbul’daki köşkler arasında ebat olarak en büyüklerinden biridir. Kesin inşa tarihi belli değildir. Şehzade Mehmet Ziyaettin Efendi ( 1873 – 1938 ) Osmanlı padişahı ve halifesi Sultan V. Mehmet Reşat’ın büyük oğludur. Annesi Kamres Başkadınefendi’dir. Şehzade olmasının yanı sıra bir doktor ve müzisyendir. Türkiye’nin ilk tıp fakültesi olan Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’den mezun oldu ve deri hastalıkları dermatoloji üzerine ihtisas yaptı. Bestekar ve iyi kanuni idi. İki Şedaraban şarkısı bilinmektedir. Devrinin pek çok müzisyenini himaye etmiştir ki bunların içinde yakın dostu olan büyük dahi Tanburi Cemil Bey de vardı. Ancak Mehmet Ziyaettin Efendi son derece mütevazi idi ve herhangi bir vatandaştan farksız olarak rahatlıkla halk arasında dolaşmıştır. Saray fasıl heyetinin düzenlediği konserlerde de kanun çalmıştır. Haydarpaşa’daki mükellef sarayında, kalabalık ailesi ve maiyeti ile yaşamış, himaye ettiği müzisyenlerin katıldığı sanat toplantıları düzenlemiştir. Türkiye’yi terkinde ikinci veliaht mevkisinde bulunuyordu. Sürgünde bulunduğu İskenderiye’de vefat etmiş ve orada defnedilmiştir. Kahire’de Hıdiv Tevfik Türbesi’ne nakledilmiştir.
Şu an apartmanlar arasında sıkışıp kalmış olan yapı, iki binadan oluşan harem kısmıdır. Selamlık ve yaveran daireleri bir yangın sonuçu yok edilmiştir. Oldukça geniş bir arazisi olan köşkün ahırları, mutfak binası, personel binaları ve su kuyuları günümüze gelememiştir. Yapı giriş katındaki kagir kat dışında üç katlı ahşap bir yapıdır. Otuz iki odası olan köşkün giriş katındaki sekiz odası hizmetçilere aitti. Birinci katta iki, en üst katta dört hamam vardır. Birinci katta büyük bir salon altı oda, ikinci katta büyük bir salon ve üçüncü katta yatak odaları bulunmaktadır. Tıp doktoru olan ve kedileri çok seven Ziyaettin Efendi, hiç doktorluk yapmamış, bunun yerine müzikle ilgilenmiş ve beste yapmayı tercih etmiştir. Sekiz çocuğu olan Ziyaettin Efendi ilk dönemlerde sadece bu köşkü sadece yazları kullanmıştır. Kışları ailece Dolmabahçe sarayında geçirmiştir. Sultan V.Mehmet Reşat’ın vefatından sonra bu köşke tam manasıyla yerleşmiştir. Kışları geçirmek için köşke sobalar yerleştirilmiş, jeneratörler kurulmuş ve kuyular açılmıştır. 1924 yılında ülkesini terk etmek zorunda kalmıştır. Köşkün güncel fotoğrafları Özgül Karadeniz tarafından çekilmiştir.